Avrupa Birliği, yasal “yeterli” asgari ücreti teşvik eden yeni kurallar belirledi. “Sosyal reform” gibi görünen asgari ücrete ilişkin yeni direktif, Toplu İş Sözleşmesi (TİS) sisteminin halen geçerli olduğu ülkelerde bu sistemi tehlikeye atıyor.
Ücretlerin toplu iş sözleşmeleri yoluyla belirlendiği üye ülkeler, işçi ve çalışanların yüzde 80’inden azının TİS kapsamında olması halinde yasal asgari ücrete yönelik adımlar atmak zorunda kalacak.
Avrupa ülkelerinin çoğunda asgari ücrete ilişkin ulusal mevzuat zaten mevcut. İspanya ve diğer ülkelerde bu durum, TİS kapsamında olmayan işçilere hiçbir şekilde yeterli bir gelir veya makul bir yaşam standardı sağlamadı. Tersine, asgari ücret genellikle bir “taban” olmaktan ziyade bir “tavan” olarak kabul edilmektedir.
Yasalarla belirlenen asgari ücret ve AB’nin kararlaştırabileceği “çalışma standartlarını” dayatan bir Avrupa Çalışma Otoritesi, Avrupa işçilerine, sendikalarına ve toplu pazarlık sistemine yönelik örtülü bir saldırıdır. Ücretler ve emekli maaşlarında kesintilere karşı mücadelede, işleri savunma ve daha uzun çalışma günleri ve güvencesiz çalışmayı reddetmede güçlü ve sınıf bilincine sahip bir sendikal hareket çok önemlidir.
Gerçek gelirimiz her geçen gün azalıyor. Egemen sınıf, savaş için saldırgan politikalarını yürütürken, Avrupa’daki işçilerden kendilerini daha fazla “fedakarlığa” hazırlamalarını talep ediyor. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in ifade ettiği gibi, Ukrayna’daki savaş için “ödememiz gereken bedel” bu. Rus işçiler de, Moskova’daki saldırganlardan benzer “vatansever” yalanlar duyuyor. Artan askeri harcamalar enflasyonu teşvik etmekte ve bütçeden refah ve sosyal yardımlara yapılan kesintilerle finanse edilmektedir.
Bugün Avrupa’nın emekçi halkları, yükselen enflasyon, artan enerji ve gıda fiyatları nedeniyle hayatta kalma mücadelesi veriyor ve yaklaşan kış aylarında açlıktan ölmek ya da donmak arasında seçim yapmaya zorlanıyor. Yaptırımlar, savaş ve militarizm durumu her alanda daha da kötüleştiriyor.
Bu durumda, devlet tarafından dayatılan ve enflasyona asla ayak uyduramayan asgari ücret, kapitalistlerin kârlarını arttırmalarına ve işçi sınıfının Ukrayna’daki emperyalist savaşın ve diğer savaş hazırlıklarının bedelini ödemesine yardımcı olacak.
Bizi ve ülkelerimizi yok etmekle tehdit eden saldırgan savaş politikaları ve silahlanma yarışının hızlandırdığı ekonomik krizin bedelini ödemeyi reddediyoruz. Tersine, insanlığı felakete sürükleyen bu azami kâr sistemini kırmanın zamanı gelmiştir.
Hiçbir önemli AB mevzuatı Avrupa’daki işçi sınıfının yararına olmadı. İşçilerin emek gücünün fiyatını “özgürce” düşürmek için yurt içinde ve yurt dışında kendi aralarında rekabete zorlandığı neo-liberal Avrupa işgücü piyasası kavramı, işçi sınıfına ve güçlü sendikalara zarar veriyor. Genel olarak yasal asgari ücret bu dibe doğru yarışı durdurmayacak, aksine daha da hızlandıracak.
Zor zamanlar, ekonomik ve siyasi çıkarlarımızı savunmak için daha sert ve daha geniş mücadele gerektirir! Sadece güçlü ve bağımsız sınıf örgütleri, mücadele ve uluslararası dayanışma işçilere yoksulluk sınırının üzerinde bir gelir sağlayabilir ve daha iyi bir gelecek perspektifi açarak ücretli emek sistemine sonsuza kadar son verebilir.
Ekim 2022
Uluslararası Marksist-Leninist Parti ve Örgütler Konferansı (CIPOML) üyesi Avrupa Parti ve Örgütleri:
Almanya Komünist İşçi Partisi İnşa Örgütü
Arnavutluk Komünist Partisi
Fransa İşçileri Komünist Partisi (PCOF)
Komünist Platform – İtalya Proletaryası Komünist Partisi için
İspanya Komünist Partisi (Marksist-Leninist) – PCE(ml)
Emek Partisi (EMEP), Türkiye
İşçilerin Komünist Partisi (APK), Danimarka
Yunanistan Komünist Partisi Yeniden İnşa Örgütü
ve Marksist-Leninist Devrim Grubu, Norveç